Yakın zamanda dinlediğim bir podcast’te duyduğum bir cümle beni ilişkiler üzerine tekrar ve de farklı bir açıdan düşünmeye itti. Kendi özelimde yaşadığım değişimler, okuduğum ve dinlediğim paylaşımlar, çevremde gördüğüm ilişkiler hatta kendi anne-babamın ilişkisi de hayat yolumda ilerlerken çokça dönüp baktığım, üzerine düştüğüm alanlar diyebilirim.
Dinlediğim podcastte şöyle diyordu yazar: “İnsanlar arasında paylaşılan sevgi aynı zamanda stabilize eden de bir güçtür. Birbirimize karşı olan sorumluluklarımızda, koşullarımız belirsizleşse ve hızla değişse bile, bizi temelde birleştiren ve buluşturan şey ilişkilerimizdir.”
İlişkilerimizin gücü ve hangi niyetle orada bulunduğumuz her türlü ilişkimizdeki “sorumluluk” sürecini netleştirmiyor mu? Bu açıdan baktığımda aktif ya da pasif içinde yer aldığımız tüm sistemlerin sorumluluklar açısından devamlılığını garantileyen ve stabilize eden güç, kurduğumuz ilişkiler. Hoşumuza gitmeyen, eleştirdiğimiz hatta bazen yargıladığımız durumlara bu bakış açısını temel alarak bakarsak eğer, söz konusu durumların açmazından kaynaklı ihtiyaç duyduğumuz topraklanma, dengede kalma haline yaklaşamadığımız için hoşnutsuzluk içinde olduğumuzu söyleyebilir miyiz?
Netflix’te izlediğim Dr. Phil Stutz belgeselinde 3 temel kavram konu ediliyor. Acı hep olacak, belirsizlik hep olacak ve daimi çaba içinde olmamız gerekliliğinden kaçışımız yok.
Acının, belirsizliğin ve sürekli çabanın hayatlarımızdaki etkin rolüne kimsenin itiraz edeceğini sanmıyorum. O zaman elimizdeki en kıymetli sermaye olan ilişkilerimizin belirsizlik, acı ve daimi çabanın içinden geçerken yolumuzu aydınlatan fenerler olduğunu düşünmeye başlıyorum. Farklı paltformlarda karşıma çıkan bu ufak tespitler bütünü daha iyi görmeme yardımcı olurken, kendi özelime yönlendirdiğim bakış açımı sürekli güncelliyor. Romantik olsun ya da olmasın bütün ilişkilerimi samimiyet değerimi temel alarak yaşıyorum. Samimiyetle ve sevgiyle içinde bulunduğum her etkileşim beni besliyor, en iyi versiyonuma yaklaşmama yardımcı oluyor. Risk yok mu, elbette var ama risk almadan yaşamak ne kadar mümkün bilmiyorum.
Sorumlulukların altından kalkmayı kolaylaştıran, acının ve belirsizliğin kucağına düşülen zor zamanlarda iyileşmenin anahtarı olan ve hayatın içinde her alanda çaba göstermeye devam edebilmek adına ilişkilere olan ihtiyacımız bugün her zamankinden fazla bana kalırsa. Kendi destek sistemlerimizi kurarken en kıymetli sermayemiz olan ilişkilerimize çokça yaslandığımızı farkına vardığımızda göstermemiz gereken özenin de aynı oranda büyük olduğunu anlayacağız. Birbirimize karşı bu açıdan da sorumluyuz. İlişkilerde güçlendiğimiz ve dayanışması bol zamanlarımız daim olsun. Sevgiyle ve samimiyetle…

Berna Gürdal

Write A Comment